Mobil

Telefonunuzda Bunları Yapmayın

Akıllı telefon kullanımı gün geçtikçe artıyor. Ancak, hala pekçok kullanıcı telefonları için yeterli güvenlik önlemi almakta sıkıntı yaşıyor. Milyonlarca insan aşağıda listelenen güvenlik hatalarını hergün yapmaya devam ediyorlar. Bu hatalardan mümkün olduğunca uzak durmak bilgilerinizin güvenliği için çok önemli.
Güvenlik uygulamalarını kullanmamak
Antivirüs yazılımları, yüzde yüz güvenlik sağlamasa da, en azından temel korumayı sağlıyor. Akıllı telefonlarda antivirüs yazılımlarının çeşitli sürümleri olmasına rağmen, maalesef pek çok kullanıcı bunları kullanmıyor. Aslında, antivirüs yazılımınız olsa dahi, telefonunuzu çalan birisi zaten bütün verilerinize kolayca erişebiliyor. Bu nedenle, telefonunuzda hırsızlığa karşı da bir program olduğundan emin olun. Bu programlara örnek olarak Prey gösterilebilir. Prey, telefonunuzun çalınması durumunda verilerinizi uzaktan silebilmenize olanak sağlıyor. Ayrıca, iPhone için Find My iPhone gibi uygulamalar da var. Bu uygulamalar da telefonunuzun yerini belirlemenize olanak veriyor. Belli etmeden hırsızın resmini ya da bulunduğu yerin resmini çekip gönderen yazılımlar da mevcut.
Yazılım güncellemelerini ihmal etmek
Telefonunuzun işletim sistemi ve kurulu uygulamalar zaman zaman güncellemeye ihtiyaç duyabilmektedir. Bu güncellemeler, güvenlik alanında düzeltmeleri ve yeni tehditlere karşı tedbirleri de içerebilirler. Üreticiler, servis sağlayıcılar ve uygulama geliştiriciler genelde bu güncellemeleri doğrudan cihaza gönderebiliyorlar. Güncellemeden önce bazen beklemek gerekiyor (Apple kullanıcılarının çoğu iOS 6’ya geçmek için Maps uygulamasının düzelmesini beklemişti) ama genelde bu güncellemeleri hemen yapmak sizin yararınıza. Android telefonunuz varsa güncellemeleri otomatik almasını da sağlayabilirsiniz. Sonuçta tüm üreticiler ve uygulama geliştiricilerin bunları göndermek için geçerli nedenleri var.
Şifre ve PIN kodu kullanmamak
Telefonunuza sürekli şifre ya da PIN girmek can sıkıcı olabilir, ama bu telefonunuzun size özel kalması için en basit yoldur. Telefon boşta bırakıldığında bir süre sonra kendi kendini  kilitlemelidir. Bu süreyi siz belirleyebilirsiniz; ancak mümkün olduğu kadar kısa (örneğin 1 dakika) tutmanızda fayda var. Telefonu çalan ya da bulan kişi eninde sonunda bu şifreyi kıracaktır, ama şifre size telefonunuzdaki veriyi uzaktan silme ve hatta telefonun yerini bulmak için gerekli zamanı kazandırabilir.
Aslında, “bunu asla yapmayın” demiyorum ama ancak ve ancak ne yaptığınızı biliyorsanız bu işlere bulaşın. Akıllı telefonlar fabrika çıkışı bazı sınırlamalar ile birlikte gelirler. iPhone Jailbreak işlemi ya da Android Root işlemi bu sınırlamaları kaldırır. Bu aslında cazip bir şey, işletim sisteminin sınırlamalarından kurtulup istediğiniz uygulamaları yüklemek, ya da telefonun gizli bazı ayarlarına ulaşmak güzel. Diğer taraftan, bu sınırlamaların kalkması, telefonunuza zarar verecek ya da bilgilerinize ulaşacak bazı yazılımların da durdurulmasını imkansız hale getirecektir. Başta söylediğim gibi, teknik olarak ne yaptığınızdan eminseniz yapın, aksi durumda yapmayın.
Tanımadığınız kişilerden gelen SMS ve diğer tür mesajlara cevap vermek
Facebook’ta tanımadığı insanları bile arkadaş olarak ekleyen yurdum insanının bir kısmına bu tavsiye garip gelebilir ama bu da gerçekten önemli. Tanımadığınız birinden gelen mesaja verilecek en doğal tepki “kimsiniz?” diye geri mesaj atmaktır. Ancak karşınızdaki kişi kötü niyetli ise, geri attığınız bu mesaj onlar için geçerli, çalışan bir telefon ve dolayısı ile yeni bir hedef buldukları anlamına gelmektedir.
Şifresiz Wi-Fi Ağlarına Bağlanmak
Pekçok akıllı telefon kullanıcısı Wi-Fi özelliğini sürekli olarak açık tutuyor ve etraftaki ücretsiz Wi-Fi ağları sayesinde cep telefonu üzerinden veri kullanma masraflarını azaltmaya çalışıyorlar. Ancak şunu unutmamak gerekir ki, şifresiz bir Wi-Fi ağı üzerinden gelen ve giden tüm veriler, bakmasını bilen biri tarafından rahatlıkla görülebilir. Bu tür bir bağlantı, bir hacker için cihazınıza sızmanın en iyi yollarından biri. Hatta sırf bu tür kullanıcıları tuzağa düşürmek için şifresiz Wi-Fi kuranlar dahi var. Tanıdığınız ve şifreli Wi-Fi ağlarından şaşmayın. Telefon üzerinden veri kullanmak belki daha pahalı ama ücretsiz Wi-Fi kullanacağım derken başınıza geleceklerden daha ucuz kalabilir.
Zararlı Uygulama Yüklemek
2013 yılı itibarı ile sadece Android platformunda 1 milyon zararlı yazılım olacağıdüşünülüyor. Bu uygulamaların çoğu ya zararsız görünümlü ya da çok bilinen uygulamaların adını kullanıyor. Bu sahte ve zararlı uygulamalardan korunmak için, iyi bilinen ve güvenilir kaynaklar dışında uygulama indirmeyin. Android’in Google Play ve Apple’ın App Store’u en güvenli seçenekler. Bir uygulamayı indirmeden önce hakkında kısa bir araştırma yapmak faydalı olabilir. Sorun varsa genelde bir yerlerde bir haber bulunur. Telefonunuz Android ise bir virüs koruma uygulaması da faydalı olacaktır. En azından arka planda yapılmaya çalışılan işlemleri size bildirecektir. Apple, ürünlerinin virüs koruma programlarına ihtiyacı olmadığını iddia ediyor, ancak aksi ispatlanabilecek bir iddia tabii ki.
Tehlikeli Bağlantılara Tıklamak
Akıllı telefon kullananların, bilgisayar kullananlara göre 3 kat daha fazla zararlı bağlantıya tıkladıkları saptanmış. Bunun sebebi mobil sitelerdeki kısıtlamalar ve kısaltılmış web adreslerini tanımlamaktaki zorluklar. Arkadaşınızdan dahi geliyor olsa, güvenliğinden yüzde yüz emin olmadan asla bir bağlantıya tıklamayın. Size gelen e-postada hesabınıza girebilmeniz için bir bağlantı verilip, hesabınıza oradan girmeniz isteniyorsa bunu telefonunuzdan asla yapmayın.
Bilgisayarınıza da Telefonunuzdan Virüs Bulaştırmak
Ev ya da iş ağınıza virüslenmiş bir telefon ile bağlanırsanız, bu kötü amaçlı yazılım ağınızdaki tüm masaüstü, dizüstü bilgisayarlara, akıllı telefonlara ve tabletlere de bulaşacaktır. Güncel bir virüs önleyici bu tehlikeyi en aza indirecektir. İkinci bir önlem olarak da, ağ üzerindeki diğer tüm cihazlarınızın da güncel virüs önleyicileri olduğundan emin olun.
“Bana Kimse Saldırmaz”, “Bana Bir Şey Olmaz” demek
Ulusça en kötü huylarımızdan biri budur. Aynı mantığı akıllı telefon kullananlarda da görmek şaşırtıcı değil. Yukarıda anlattığım önlemler oldukça basit. Kısa bir süre ve dikkatinizi harcayarak bu önlemleri alabilirsiniz. Teknoloji ve güvenlik yazan kişiler bile zaman zaman bu önlemleri almayı unutup, bu tuzaklara düşebiliyorlar. Siz onlar gibi olmayın ve kendinizi koruyun. Güvenlik uzmanlarının hep söylediği bir şey vardır. Saldırıya uğrayacağınız kesin, sadece ne zaman uğrayacağınız kesin değildir!

Serkan Çataltaş

1987 Yılında Malatya'da doğdu. Netaş'ta çalışmalarına devam etmektedir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir